Page 37 - Aygaz Dünyası - Sayı:60
P. 37
plan yapmak lazım; “Hazır işleri- yor. Mesela yıldızlara asılmış Türk bağışlamak istiyorum.” dedim.
nizden yapalım.” demeleri daha iyi bayrağının görüntüsü daha çiz- Fotoğraflarını çekip yolladım.
olurdu. meden aklıma geldi. Karadeniz’de Sonra bana bir mektup yazdı ve,
Sosyal medyada sizi takip edi- çok yağmur yağdığında dağlardan “İşlerin fevkalede, olağanüstü.
yoruz, çok aktifsiniz. Dijitalden su sızar, şıp şıp damlar, sonra biri Çok tebrik ediyorum. Ankara’daki
öncesini ve sonrasını kıyaslayınca oraya çukur açar, o su orada biri- Rahmi M. Koç Müzesi’nde bunla- 35
şimdilerde çizmek sizin için daha kir, yoldan geçenler oradan suyu ra özel bir mutfak yaptırabilirim.”
rahat oluyor mu? içerler... O damlayan suyu durdu- dedi. Ama ben Ankara’ya gitmi-
Reklam ve yayın sektörüne çok ramazsın. Yaratıcılık dediğimiz şey yorum ki… “Rahmi Bey onları ben
iş yaptım, evdeki atölyemi gör- öyle; durduramazsın, gelir. tek tek topladım, onları görmekle
seniz her taraf eskiz dosyasıdır. mutlu oluyorum, onları özlerim.”
New York’ta bir ajansla iki sene Atölyenizde görme fırsatı yakala- diye cevap verdim. O da, “Çok
çalışmıştım, o zaman onlara 15 dığımız emayelerinizi de konuşa- haklısın.” şeklinde cevap yazdı.
tane eskiz yaptım. Faksla tek tek lım. Onların hikayesini de paylaşır
yolluyorum, sonra bana bir telefon mısınız bizimle?
geldi açtım, “Yeterli, beş taneden Yugoslavya, Bulgaristan, Maceris-
fazla istemiyoruz.” dedi. Yani bu tan, İngiltere, Fransa, İsviçre gibi
çok fazla iş yapmam, doğurgan yerlerden Türkiye’ye emayeler
düşünmemle ilgili. Her gün bir şey geliyordu bir dönem. Ben bunları
çizerim ve sosyal medyada pay- tek tek toplamaya başladım. Bit
laşırım ya da yapılmış işlerimden pazarlarına git, oradan bir tane
koyarım. Kendiliğinden geliyor, al, şuradan bir tane al derken
ne yapayım diye düşünmüyorum. bunlar zaman içinde çoğaldı ve
Eski de çiziyorum yeni de çiziyo- 600 taneyi geçti. Ta Osmanlı
rum; bazıları öyle güzel ki o konu Dönemi’nden, Çanakkale Sava-
hakkında ondan daha güzelini şı’ndan işler var. Öğretim Üyesi olarak görev yaptığı
çizmek için kendimi konsantre Yeditepe Üniversitesi, sanatçı
edemem, diye düşünüyorum. Bir araya geldiğimiz bir gün Gürbüz Doğan Ekşioğlu'nun,
Rahmi (Koç) Bey’e, “Müze açıl- bir güvercinin arkasına Atatürk
silüetini çizdiği illüstrasyonunu
O anki haletiruhiye de önemli… mışken, benim bir emaye kolek- Cumhuriyet’in 100. yılı anısına pul
İlham dediğimiz şey böyle o geli- siyonum var, onu ben bir yere olarak bastırdı.