Araba kullanmak size de iyi geliyor mu?

Günümüzün hızlı ve stresli yaşamında, bazen kendimizi yalnız hisseder ve kafamızı dinlemek için küçük kaçamaklara ihtiyaç duyarız. Kendimize ayıracak vakit bulmak giderek zorlaşırken stres ve yorgunluğun hayatımızın büyük bir bölümünü kapladığını hissedebiliriz. İşte bu noktada, dört tekerlekli dostlarımız ihtiyaç duyduğumuz bir terapi yöntemi olarak karşımıza çıkar. Camlardan içeri sızan rüzgarın ıslığında, yanı başımızda değişen manzaraların eşliğinde araba sürmenin yarattığı iyileştirici etkiyi kim hissetmemiştir ki? Araba sürmek bazen sadece o anda var olmak ve başka hiçbir şey düşünmemek için bir şanstır adeta.

Yolda olmak

Bazı insanlar için araba kullanmak düşünce ve duygularını durağanken yapamayacakları şekilde geliştirmelerine olanak sağlar. Yolda olmak ve yola odaklanmak kimileri için bir düşünme, zihinsel berraklığa kavuşma alanı yaratabilir. Yolculuk sırasında, dış dünyadan soyutlanmak için harika bir fırsat yakalayabiliriz.

Terapötik bir deneyim

Araba kullanmak, sadece bir yerden bir yere ulaşmak anlamına gelmez; aynı zamanda zihinsel ve duygusal sağlığımız için de önemli bir aktivitedir. Genellikle gündelik yaşamın bazen zorunlu bazen de sıkıcı bir parçası gibi görülebilen bu eylem, terapötik bir deneyim olabilir. Araba kullanırken dış dünyadan soyutlanıp kendi düşüncelerimize dalma fırsatı buluruz. Yolculuk boyunca, zihnimizi meşgul eden sorunları bir kenara bırakıp daha sakin ve odaklanmış bir hale gelebiliriz. Araba sürerken yaptığımız ritmik hareketler meditatif bir etkiye de sahip olabilir.

Daha fazla öz güven

Birçok kişi için araç kullanma eylemi bir kontrol ve özerklik duygusu sağlar. Kendi aracımızı kullandığımız, güzergahını belirlediğimiz, sonsuz olasılıklara gebe bir yolculuk, kişinin arzularını ve özlemlerini yansıtabileceği, tabiri caizse, boş bir defter sayfası haline gelir. Bu durum, özellikle hayatlarının diğer alanlarında bunalmış veya güçsüz hissedenler için bir kontrol hissi yaratarak öz güveni artırabilir.  Yeni manzaralar gördüğümüz ve rutinimizi bozan farklılıklarla karşılaştığımız seyahatlere çıkmak, zihnimizi açar ve yeni perspektifler kazanmamızı sağlar. Kendi aracımızla istediğimiz zaman, istediğimiz yere gidebilme özgürlüğüne sahip olmak bize bir bağımsızlık duygusu sağlar.

Bunlara dikkat!

Araç kullanmak her ne kadar terapötik bir etki yaratsa da riskler taşıdığını da unutmamak gerekir elbette. Dikkati dağılmış şekilde, dışarıyı duyamayacak denli aşırı müzik eşliğinde, yol tabelalarına aykırı hızda araç kullanmak ciddi sonuçlar doğurabilir. Sorumlu bir şekilde araç kullanmak ve güvenliğe öncelik vermek her koşulda öncelik olmalıdır. Trafiğin birçok sürücüyü ve yayayı -hatta doğadaki dostlarımızı- kapsadığını hem kendimizin hem de başkalarının güvende olması noktasında tüm sürücülerin sorumluluk taşıdığını unutmamamız şart!