UYGULAMAYI AÇ
Otomobil kullanmak, belli bir bilgi ve beceri düzeyine sahip olmayı gerektirir. Bunu resmi olarak göstermek ya da kanıtlamak ise sürücü belgesiyle mümkündür. Otomobil kullanımı daha eskiye dayanmasına rağmen bu eylemi sürücülüğü belgeleyerek gerçekleştirmenin tarihi bundan çok daha sonradır. Gelin birlikte sürücü belgesinin tarihe ne zaman dahil olduğunu öğrenmek için bir yolculuğa çıkalım.
Ne zaman ortaya çıktı?
Otomobil dünyasının gelişimi Fransız Mühendis Nicolas Joseph Cugnot’un 1769 yılında ilk buhar gücüyle çalışan aracı tanıtmasıyla başlar. İlerleyen yıllarda otomobil dünyasında önemli gelişmeler yaşanır ve daha gelişmiş versiyonların icat edilmesiyle bugünlere dek gelinir. İlk araçlar daha çok deneme yanılma yöntemiyle tasarlandığından ve yaratacağı sorunlar öngörülmediğinden bu süreçlerde bugün anladığımız şekliyle sürücü belgesi fikri henüz ortaya çıkmamıştır. Ancak Paris’te 1893’lü yıllarda motorlu araçların yaygın bir şekilde kullanımı ve bu kullanımdan doğan sorunlarla birlikte yeni bir yol izlenir. O dönemin Paris’inde tüm dünyada olduğu gibi motorlu araçların kullanımı hakkında sürücüleri bilgilendirecek ya da direksiyon dersleri verecek kurumlar söz konusu değildir. Dolayısıyla insanlar, otomobil kullanmayı kendi kendilerine öğrenirler. Trafiğe çıkmalarının ardından kazalar sık sık yaşanmaya başlanır. Paris Emniyet Müdürlüğü trafikte bilinçsiz araç kullanımından kaynaklı sorunların önüne geçmek üzere bir kararname yayımlar. Kararnamede emniyet müdürlüğünün vereceği belge olmaksızın motorlu araç sahiplerinin araçlarını kullanamayacağı ifade edilir. Bunun üzerine emniyet müdürlüğüne başvuranlar, bir direksiyon sınavından geçirilerek başarılı olmalarının ardından araç kullanmak için gerekli belgeyi edinirler.
1899 yılında ise sürücülere, Fransız hükümeti tarafından, üzerinde vesikalık resimlerinin bulunduğu belgeyi yola çıkarken yanlarında bulundurma zorunluluğu getirilir. Bu belge bugünkü sürücü belgesinden biraz farklı olsa da trafiğe çıkma iznini göstermesi bakımından bugünküne benzer bir işlev görür. Sürücülerin belli aşamalardan geçerek bu belgeye ulaşmalarının sonucunda trafikte yaşanan bazı sorunların önüne geçilir.
Hangi ülkede nasıl seyretti?
Dünya genelinde ülkelerin motorlu araçların kullanımını denetim altına almak amacıyla çeşitli düzenlemeler yaptığı bilinse de bunun yaygınlaşması epey bir zaman alır. Bazı ülkelerde ekstrem durumların baş göstermesi de bu konuda öncü bir rol oynar. Bu durumlardan biri de benzinle çalışan ilk otomobilin mucidi olarak bilinen Karl Benz’in tasarladığı Motorwagen’i kullanması sırasında yaşanır. Benz, Mannheim’de (Almanya) aracını kullanırken çevrede ikamet edenlerin yüksek sesten rahatsız olduklarını ilgili birimlere bildirmeleri ve aracın kullanılmasını engellemeleri üzerine bu konuda yetkili mercilere başvurarak aracını tanıtır ve ilgi gören aracını aldığı bir izin belgesi sayesinde kullanmaya devam eder.
Almanya’da sürücü belgesi kullanımının zorunlu bir hale getirilmesi ise 1903 yılına uzanır. Bu tarihte Prusya hükümeti tarafından o dönemde yaygın bir şekilde kullanılan buharlı araçlar için teknik bilgi testi uygulamaya alınır. Böylelikle Almanya sürücü belgesi almak için zorunlu bilgi testi uygulayan ilk ülke olarak tarihe geçer. 1910’lu yıllara gelindiğinde giderek yaygınlaşan sürücü belgesini almak için araç sahibi olmak yetmez; aday sürücülerde yeni şartlar aranır. Bugün de yaygın olarak aranan 18 yaşında olma şartı ilk olarak bu tarihlerde görülür ve ilerleyen zamanlarda hem teorik hem de pratik olacak şekilde hazırlanan testlerden geçer not elde etmek, sürücü belgesi almak için yaygın bir önkoşul olur. 1920’lerde Türkiye’nin de dünyadaki bu uygulamaların gerisinde kalmadığı ve araç kullanımı için sürücü belgesi uygulamasına başvurduğu görülür. Böylelikle her ülkede farklı zamanlarda ve farklı şekillerde gelişen bu uygulamalar sonucunda, trafikte sürücülerden kaynaklı hatalar kolayca tespit edilebilir hale gelir ve trafiğe çeki düzen verilir.
Paylaşmak için lütfen aşağıdaki ikonlara tıklayınız: